Karl Marx'tan bazı alıntılar yapalım. Marx kapitelinden ana ilke. Gücün yettiği kadar, çalışıp ihtiyacın kadar, tüketmek ilkesine dayanan, birimiz hepimiz için hepimiz de birimiz için ortak mülkiyet yani tenefüs ettiğimiz, hava gibi. Paranın, pulun, özel girişimin olmayacağı bir toplum üretim araçlarının devletin elinde, her şey değiş tokuş. İnsan egosu olmayan, bir doktrin. Ulaşılmasına imkan olmayan bir hayal. Hayalinde ötesinde, ütopya.
Böyle bir şey mümkün mü? Böyle ütopik düşünceleri sergileyen Marx, fakir fukarayı, garibanı, korku içinde yaşatanlar, kimler liberal ekonomi savunucu düşüncelerdir.
4 çeşit para kazanma hırsı vardır.
1- Karnını doyurmak için.
2- Zengin olmak için.
3-Artık zenginliği arkaya atıp, şöhrete kavuşmak için.
4- Bütün insanlığa parasal gücüyle, hükmetme işte buna da vahşi kapitalizm denir.
Bu düşünce sosyal demokrasi bile kapitalislere engel, her fırsatta kötülemeye, halkı korkutmaya çalışacaklardır. Adam Smith bu fikri sergiledi. Fakir fukara garibanı sağ diye nitelenen partilere yönlendirildi.
Yıllar yılı komünizm alehtarlığı yapıldı. Şimdi bu alehtarlık ne oldu? Neden yok oldu. Yaftalarda ağzından salya akan herkesin göreceği yerde asılan insanları suçlayan, söylentiler nereye gitti. Dünya da iki olgu var. biri "devletçilik". Diğeri ise "vahşi kapitalizm". Devletçilik ülkede iktisadi meseleleri omuzlayıp, halkına kar götürmeyen, herkese aş ve işyaratmak, böylece insanların refah seviyesini yükseltmek, yarın aç kalırım korkusunu bir tarafa itmek buna da "sosyal devlet anlayışı" denir. Bu düşünceyi yok etmek için, kapitalizm denen soygun rejimi, bütün ihtişamıyla halkın beynini yıkayıp, vahşi kapitalizm insanlığa korku salmak, kendi dünya hakimiyetini elinde tutma sevdaları, bu vahşi kapitalizmin yumuşak tutarak, liberalizm oyunları ile halkı uyutma sevdaları için girme, böylece soygunlarını sürdürme metodudur. Kültür alt yapısı olmayan toplumlar bu söylediklerine kolayca inanırlar. Sosyal demokrasi partilerini iktidar yapmazlar. Yıllar yılı yaptıkları probagandayla, devletçiliğin bir komünizm olduğu konusunda halkın beyninin yıkanmasında çok mahirdirler. Halkı savunan, iş ve aş verecek partileri suçlarlar. Liberalizm savunucu düşünceler, halklar ortada kümeleşir. Nereye gittiği komünizm neden yok oldu? Çünkü devletin iktisadi alanlarına girdiler. Bütün iş ve aş yerlerini kuşattılar. Yerle bir ettiler. Özelleştirme ile kaynakları ellerine geçirdiler. Daha komünizm probagandasına ihtiyaç yok, kalmadı. İşle yukarıda izah ettiğimiz koyu devletçilik ve vahşi kapitalizm vardır. Halkı sömürecekbir sürü unsurlar varoldukça, bizim de kültür alt yapımız oluşmadıkça, her zaman sömürülmeye devam ediliriz..
Vasfi Nebioğlu
Araştırmacı-Yazar
0538 855 67 46
vasfinebioglu@gmail.com
Atmaca: Yazıların başlıkları sembol olarak atmacanın gözüyle başlamaktadır. Atmaca asırlardan gelen Doğu Karadeniz'in doğusu Rize, Pazar, Çayeli, Ardeşen, Fındıklı, Arhavi, Hopa, Boçka yöreleri, bu atmaca kuşuna tutkuları çok farklıdır. Atmacanın güzelliği, göğsündeki yazı dizisi, fevkalade güzellik taşımaktadır. Aynı zamanda çok uzakları görebilen, bir yaratıktır. İşte biz de bu yaratığın uzun mesafeleri görebildiği için, "atmacanın gözüyle" sembolünü ilk olarak yaptık. Durum budur.
5 Şubat 2013 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder